
Türkiye’nin en büyük rejeneratif tarım projesi
Türkiye’nin en büyük özel sektör çiftçisi olan Tiryaki Agro Muş Alparslan Tarım İşletmesi’nde rejeneratif tarım uygulamasına başladı. Toprağı iyileştirerek verimliliği ve sürdürülebilirliği artırmayı hedefleyen proje, kapsamı ve elde ettiği sonuçlarla Türkiye’deki en büyük ölçekli rejeneratif tarım örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Günümüzde hızla artan dünya nüfusu ve iklim değişikliklerinin oluşturduğu baskılar, tarımsal üretim üzerinde ciddi bir tehdit oluşturuyor. Bu durum, gıda güvenliği ve sürdürülebilirliği sağlamada acil çözümler gerektiriyor. Rejeneratif uygulamalar, toprağı verimsizleştiren endüstriyel tarımın yarattığı sorunlara çözüm getiriyor.Sadece üretimi sürdürmek değil, aynı zamanda toprağı ve ekosistemi onarmak anlamına gelen rejeneratif tarım, toprağın sağlığını ve tarımsal ekosistemlerin dayanıklılığını artırmayı amaçlayan bütüncül bir yaklaşım olarak tanımlanıyor.
Uluslararası standartlara uyumlu
Saha uygulamaları, profesyonel bir Proje Yönetim Ofisi (PMO), rejeneratif tarım uzmanları ve sürdürülebilirlik yöneticileri tarafından koordine ediliyor. Bu sayede proje hem operasyonel bütünlük hem de uluslararası etki doğrulama standartlarıyla uyumlu şekilde ilerletiliyor. Program kapsamında yenileyici tarım uygulamaları ile üretilen ürünlerin VERRA'nın Verified Carbon Standard (VCS) metodolojisine uygun şekilde ölçülüp modellenerek sertifikalandırılması hedefleniyor. GTE danışmanlığında yürütülen program sertifikasyon sürecinin ön inceleme aşamasını geçmiş durumda. Devam eden bu sertifikasyon süreci ile sera gazı emisyonlarının azaltılması ve karbon depolama potansiyelinin artırılması açısından uluslararası standartlara uygun bir model ortaya konuyor.Dijital teknolojiler kullanılıyor
Muş Alpaslan Tarım İşletmesi’nde pilot alanların belirlenmesi ve proje takibi sürecinde tarımsal teknolojiler etkin bir şekilde kullanılıyor. Tüm tarımsal kararlar; toprak nem sensörleri, uydu tabanlı bitki sağlığı izleme sistemleri ve dijital çiftçi etkileşim platformları gibi çözümler üzerinden yürütülüyor. Bu çerçevede uydu takip sistemleriyle seçilen pilot bölgeler için uzman ziraat mühendisleri tarafından detaylı zirai planlar oluşturdu. Bu planlar doğrultusunda münavebe uygulamasına başlandı. Bu uygulamayla topraktaki biyoçeşitliliğin artırılması ve kimyasal gübre ve pestisitlerin kullanımı minimize edilmesi amaçlanıyor. Kompost ve organik gübre kullanımıyla da toprağın zenginliği artırılıyor. Proje kapsamında ilk aşamada iki buğday ve iki ayçiçeği tarlasında gübreleme optimizasyonu ve ara ekim teknikleri test ediliyor. Bu model, tek bir ürün odaklı tarımdan uzaklaşarak toprağa ihtiyacı olan dinlenme ve yenilenme fırsatını veriyor. Önümüzdeki dönemde spot spray veya see&spraylerin ilaçlama makinelerine entegre edilmesi ve yapay zekâ teknolojisi kullanılmasıyla yabancı otlar ve kültür otları birbirinden ayırt edilecek. Bu teknoloji sayesinde bitkilerin görüntüleri analiz edilerek sadece hedeflenen bitkilere ilaç uygulanması sağlanacak. Böylece kimyasal kullanımı minimize edilirken ilaçlama işlemlerinde yüzde 90’a varan tasarruf yakalanacak. Ayrıca, bu sistemin yüksek doğruluk oranı sayesinde, ilaçlama işlemlerinin performansı da önemli ölçüde artacak.All Categories
Recent Posts
sami3 Comments
Limon üreticisi mağdur olmasın, karar gözden geçirilsin
sami0 Comments
Yurt dışından gelen 2 bin tondan fazla patates virüslü çıktı
sami0 Comments
Türkiye’nin en büyük rejeneratif tarım projesi
+0123 (456) 7899
contact@example.com